Hayvan Hastalıkları

KUDUZ HASTALIĞI

• Kuduz, bütün sıcakkanlı hayvanlar ve insanlarda şuur kaybı, huzursuzluk ve felçlerle kendini  gösteren  bulaşıcı  ve  ölümcül bir hastalıktır.  Hastalık kurt, tilki, çakal, domuz gibi yabani hayvanlar ile köpek, kedi, sığır, koyun, keçi ve at gibi evcil hayvanlarda görülür.
• Hastalık kaynağı hemen daima enfekte hayvanlardır. Hastalık, kuduz bir hayvanın diğer bir hayvanı ısırması veya meydana gelmiş kesik ve benzeri yaralara kuduz hayvanın salyasının bulaşması ile şekillenir.
• Kuduz virüsünün organizmaya girdikten, hastalık belirtilerinin ortaya çıkmasına kadar geçen zaman, kuluçka süresi olarak tanımlanır. Bu süre 7 gün ile 1 yıl arasında değişir. Örneğin; insanlarda 27-64, köpeklerde 20-60, kedilerde 14-30 gündür.
• Kuduz hastalığına yakalanan hayvanın normal davranışları değişir. Evcil hayvanlar sahibine zarar vermemek için evden uzaklaşır.
• Bu hayvanlar temasta bulundukları diğer hayvan ve insanlara bulaştırır. Eğer ısırılan bu hayvanlar kuduza karşı aşısız ise yine aynı şekilde hastalığa yakalanarak bu zincirin devamını sağlarlar.
• Bu arada insanlar kuduz şüpheli köpekle temas eder veya ısırılırsa, ısırık yeri bol sabunlu su ile yıkanarak en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Belediye ekiplerine de haber verilmek sureti ile ısırılan köpeğin müşahede altına alınması sağlanır. Tarım il ve ilçe müdürlüklerine haber verilir.
• Köpeklerimizin başta kuduz olmak üzere diğer (Viral ve bakteriyel) tüm aşılarını düzenli olarak yaptırınız, Paraziter hastalıklara karşı önlem alınız.
• Kuduz aşısı köpeklerinizi 1 yıl süre ile kuduz hastalığına karşı koruyacaktır.
• Köpeklerinizin üremelerini kontrol etmek, kuduz hastalığına karşı en geçerli yöntemlerden biridir. Bu amaçla üremelerini istemediğiniz köpeklerinizi en yakın Veteriner Sağlık kuruluşuna götürerek kısırlaştırınız.
• İllerde  ve ilçelerde Tarım il ve ilçe Müdürlükleri, Belediyeler, Veteriner Fakülteleri ve Özel Veteriner Klinikleri ile temasa geçiniz.
• Köpekleriniz doğurduklarında yavrularını muhakkak sahiplendiriniz. İşinize yarayan yavruları kendinize bırakıp diğerlerini sokağa atmayınız. En yakın belediye kuruluşu ile temasa geçerek onların yeni sahiplerle buluşmasını sağlayınız. Aksi takdirde bu zavallı ve başıboş yavrular ileride tehlike oluşturacak ve potansiyel kuduz olarak karşımıza çıkacaktır.
• Köpeklerinizi aşılı ve tasmalı olarak koruma alanı içinde bağlı olarak bulundurunuz, ya da avlu içinde tutunuz.
• Kesinlikle sokağa kontrolsüz olarak bırakmayınız. Yolda sahibi ile beraber tasma ve kayış ile dolaştırınız.
• Evlerinizin önüne ve yanlarına açıkta ve muhafazasız çöp bırakmayınız.
• Başıboş olan köpekler bu çöplerden beslenerek üreyecekler ve daha büyük “Potansiyel Kuduz” sürüleri meydana getireceklerdir.
• Semtinizdeki başıboş köpek veya köpek sürülerini belediye ekiplerine bildiriniz.
• Başıboş köpeği beslemek maharet değildir. Beslemek istiyorsanız onu sahipleniniz ve bahçenize bağlayınız.

   
KUDUZ ÇAĞLARIN SORUNU

Kuduz aşısını bulan ve 1885 yılında ilk defa kuduz bir köpek tarafından ısırılmış bir çocuğa uygulayarak hayatını kurtaran Louis Pasteur neden kuduz konusunda çalıştığını şöyle anlatıyor:
“Kuduz üzerinde araştırmalarıma başlamamın iki nedeni var; bir koku ve bir ses. Bir gün sokakta yürürken bir daha hiç unutamayacağım bir çığlık duydum. Sese doğru yürüdüğüm zaman karşılaştığım manzara korkunçtu. Kuduz bir köpek tarafından ısırılmış bir çocuğun yarasını kızgın demirle dağlıyorlardı. O sırada çıkan koku hep burnumun ucunda sanki. O anda bu ses ve kokudan kurtulmanın tek yolunun bir şeyler yapmak olduğunu anladım.”
Kuduz ilk çağlardan beri insanlığı hep tehdit etmiştir. İnsanlar çaresiz oldukları bu ölümcül hastalığa karşı çeşitli anlamsız tedavi yöntemleri denemişlerdir. Louis Pasteur`ün de şahit olduğu yöntemin aslı Orta Çağ`dan kaynaklanan Aziz Hubert’in demir anahtarına dayanıyordu. İnanışa göre kuduza yakalananların alnında açılan bir kesiğe bu demir anahtar bastırılırsa kuduz iyileşiyordu. 16.yy`da İngiltere`de ise kuduz bir köpek tarafından ısırılan birinin iyileşmek için o köpeği öldürüp kuyruğundan koparttığı bir tutam kılı yemesi gerektiğine inanılıyordu. Kalan kıllar ise çeşitli baharatlarla karıştırılıp yaraya sürülüyor ve sıkıca sarılan bezlerin üzerine haç çiziliyordu. Tüm bu yöntemler son derece acı verici olduğu kadar hiçbir işe de yaramıyorlardı. Isırılan kişi için ölüm çoğunlukla kaçınılmazdı.
Günümüzde ise Louis Pasteur ile başlayan aşı ve serum uygulaması ile kuduza karşı çağdaş, etkin ve güvenilir silahlarımız var.
Kuduz Nedir?
Kuduz insanın sinir sistemini ele geçiren bir virüsün yol açtığı, sonunda ölümün kaçınılmaz olduğu bir hastalıktır.
BULAŞMA
Kuduz hayvanın salyasında bulunan virüsler ısırma, yalama, tırmalama yoluyla insana bulaşır. Kuduz belirtilerinin belirmesi temastan sonraki 3-4 günle bir yıl ya da daha fazla arasında değişen bir zaman alabilir. Çoğunlukla temastan sonraki 60 gün içinde belirtiler ortaya çıkar. Kuduz %100 ölümcül bir hastalıktır.
KULUÇKA DÖNEMİ
Temas ile belirtilerin ortaya çıkması arasındaki süreye Kuluçka Dönemi denir. İşte bu dönemde etkin tedavi uygulanabilir. Bu dönem geçirilir ve kuduz belirtileri gözlenirse artık insanda kuduz hastalığı oluşmuştur ve tedavi şansı kalmamıştır. Günümüzde uygulanan çağdaş tedavi yöntemleri, eğer zamanında başlanır ve doğru şekilde uygulanırsa vücudumuzun kuduz virüsüne karşı savaşı kazanmasını sağlar.
Kuduz Hayvanda Hangi Belirtiler Gözlenir?
Çoğu insan kuduz bir hayvanı ağzından köpükler gelmesi nedeniyle kolayca tanıyabileceğini düşünmektedir. Gerçekte bu belirti ancak kuduzun son dönemlerinde ortaya çıkar. Bir hayvanın kuduz olup olmadığını anlamanın kolay bir yolu beklenmeyen, anormal davranışlar gösterip göstermediğine bakmaktır.
• Genellikle saldırgan olan hayvan birdenbire sakinleşmiş ise,
• Sakin bir köpek azgın, yırtıcı ve saldırgan bir yapıya bürünür ise,
• Hayvan yemek yemeyi reddederse. Yemek yerine demir, ağaç gibi şeyleri ısırıyorsa,
• Vahşi bir hayvan insanlardan kaçmıyor, dostça yaklaşıyorsa, kuduzdan şüphelenmek gerekir. Ayrıca kuduz bir hayvanın belirtilerin ortaya çıkmasından iki gün öncesinde dahi kuduz virüsünü bulaştırdığı bilinmektedir.
İnsanlar Kuduza Nasıl Yakalanır?
Kuduz, insanlara kuduz virüsü taşıyan bir hayvanın ısırması, tırmalaması veya derideki bir çatlağı, yarayı ya da insanın gözü, ağzı gibi ıslak bölgelerini yalaması sonucu bulaşır.
Baş ve boyunda olan ısırıklar beyne daha yakın olduğu için daha tehlikelidir. Yine parmak uçları gibi sinir dokusunun yoğun olduğu bölgelerde de tehlikelidir.
Kuduz, köpek, kedi gibi evcil hayvanlar aracılığıyla ya da tilki, çakal vb. vahşi hayvanlar aracılığıyla bulaşır. Fareler de zaman zaman kuduz bulaşmasında rol oynayabilirler.
Günümüzde özellikle şehirlerde başıboş köpek sayısının artması nedeniyle kentlerde kuduzun başlıca kaynağı köpekler olmaktadır. Kırsal kesimde ise köpekler genellikle sahipli olduğundan bulaşmada vahşi hayvanlar önem kazanmaktadır.
İnsanda Kuduz Belirtileri Nelerdir?
Isırık yerinde hassasiyetle beraber ya da tek başına ağrı olması, hissizlik, kaşıntı hissi, ateş ve bazı kaslarda kasılma gibi belirtiler ilk önce ortaya çıkarlar.
Ancak bazı vakalarda bu belirtilerden önce ilk bulgu olarak kuduzu hiç düşündürtmeyen, hafif ateş, boğaz ağrısı, burun akıntısı gibi üst solunum yolları enfeksiyonuna benzer belirtiler olmaktadır.
Bu belirtilerin hemen ardından uyuklama hali, zaman ve mekanı karıştırma, sudan korkma, ani hava esintileri, ışık ve ses duyma sonucu kasılmalar oluşur. Kişi aralıklı olarak çok saldırgan ya da çok uysal olabilir.
Belirtiler çok hızlı ilerler, birkaç gün içinde felç, boğazda kasılmalar, istemsiz hareketler, olmayan ses ve görüntüleri duyma, görme olur. Koma, kalp ritminde bozulmalar ve sonunda ölüm takip eder.
Kuduzu Önlemek İçin Ne Yapabiliriz?
Kuduz ihmale gelmez. Çünkü sonu ölümdür. En küçük bir şüphe dahi varsa kuduzla temas oluşmuş gibi davranmalıdır.
TEMAS ÖNCESİ AŞILAMA (KORUMA)
Bu şekilde korunma kuduz hayvanlarla temas etme riski yüksek olan veterinerler, laboratuar çalışanları, evinde hayvan besleyenler, avcılar, orman işçileri ve korucular gibi kişiler için önerilmektedir. Herhangi bir ısırma olmadan korunmanın sağlanması esastır. Bir ay içinde üç doz aşılama (0. ,7. ve 28. günlerde) bu kişileri kuduza karşı koruyacaktır. Ancak şüpheli temas olduğunda yine acilen doktora başvurulmalıdır.
TEMAS SONRASI AŞILAMA (TEDAVİ)
Acil Girişim
Bir hayvanla kuduz şüpheli bir temasınız olmuş ise (ısırılmış, tırmalanmış, veya yaralanmış iseniz) paniğe kapılmayın ancak çabuk davranın. Temas bölgesini (örneğin yarayı) derhal bol su ve sabun ile yıkayın. Sadece bu hareketle virüslerin yaklaşık yarısını yara bölgesinden uzaklaştırmış olursunuz. Daha sonra hemen bir doktora başvurun. Kuduzda risk almayın.
Temasın tipine göre aşı ya da aşı+serum uygulaması gerekebilir. Aşılanmanız gerekiyorsa doktorunuzdan aşı kartı düzenlemesini isteyiniz.0, 3, 7, 14 ve 28. günlerde olmak üzere toplam 5 doz aşılanmanız gerekebilir. Aşılarınızı mutlaka 5 doza tamamlatınız. Bu arada tetanoz riskinin de bulunduğunu unutmayın. Isırık sırasında sadece kuduz değil tetanoz mikropları da vücuda girebilirler. Tetanoz aşı durumunuza göre tetanoz aşısı olmanız gerekebilir.


Kırım - Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA)

• 2002 yılının bahar ve yaz aylarında Tokat İl Sağlık Müdürlüğünce benzer şikayetleri ve hikayesi
olan vakalar bildirildi (Kırsal kesimde yaşama ve kene ile temas, ateş, baş ağrısı, miyalji/artralji,
halsizlik,bulantı, kusma, karın ağrısı; AST/ALT, LDH ve CPK yüksekliği, Lökopeni, trombositopeni vb..)

• Aynı yıl yapılan incelemede hastalığın Q-Ateşi (Riketsiyal enfeksiyon) olabileceği düşünüldü ve çalışmalar bu yönde planlandı.

• Ancak, 2003 yılında aynı klinik tabloyu haiz vakaların ortaya çıkması ve Q-Ateşine göre fatalitenin oldukça yüksek olması nedeniyle tekrar epidemiyolojik incelemeler başlatıldı. Yapılan çalışmalar neticesinde hastalığın KKKA olduğu belirlendi.

• KKKA, Bunyaviridae ailesine bağlı Nairovirüs soyundan virüslerin neden olduğu, şiddetli klinik seyir gösteren ve fatalitesi oldukça yüksek (yaklaşık % 30) olan bir hastalıktır.

• Hastalık hayvanlarda, insanlara nazaran daha yaygın olarak görülmekle beraber asemptomatik olarak seyrederken, insanlarda sporadik vakalar veya salgınlar şeklinde görülebilmektedir (2001 ve 2002 yıllarında çevre ülkelerde epidemiler mevcut).

• KKKA’ya ilişkin 30.12.2003 tarihli ve 20 409 sayılı genelgemiz ile hastalığa ait klinik tanımlama, şüpheli, olası ve kesin vaka tanımları ile bu vakalarda yapılması gereken işlemlerle ilgili öneriler ve hastalığa ilişkin bilgiler ilgililerin hizmetine sunulmuştur.


KKKA: Kulaçka Süresi

• Kene ile temas söz konusu ise 1-3 gün; en fazla 9 gün,

• Hasta hayvan veya insanlara ait sekresyon, kan veya diğer dokulara doğrudan temas söz
     konusu  ise 5-6 gün; en fazla 13 gün.

• İyileşme hastalığın 9. veya 10. günlerinde olabilirken, ölüm olayları daha çok hastalığın ikinci
     haftalarında (5.-14. günler) görülmektedir


Zoonoz Ve Parazit Hastalıkları

• Kuduz, Bruselloz, Şarbon, Verem,  Şark Çıbanı, Kala-Azar, Kist Hidatik ve bağırsak parazitleri
     ülkemizde görülen önemli zoonozlardandır.

• Bunlara yeni zoonoz hastalıklar da eklenmektedir (Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi, Trişinelloz, Yeni
     tip CJD, Kuş gribi).

• Zoonozlar önemli iş ve ekonomik kayıplara ve ölümlere yol açarken, parazit hatalıkları aynı zamanda
     çocuklarda fiziksel ve mental gelişime de engel olmaktadır.


Zoonoz Ve Parazit Hastalıklarının Halk Sağlığı Problemi Olma Nedenleri

• Nüfusun yarıya yakının çiftçilikle uğraşması ve çiftçiliğin teknolojik imkanlar çerçevesinde yapılmayışı,

• Zoonozlarla ilgili hayvanlarda yapılan mücadelede yetersiz kalınması,

• Çiftlikten sofraya kadar gıda güvenliği kapsamındaki denetimlerde yeterli etkinliğin olmayışı,

• Sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel düzeyin yeterince iyileşememesi,

Parazit Hastalıklarından Korunma Yolları

• Genel temizlik önlemlerinin alınması

• El ve tırnak temizliği, sık sık el yıkama

• Su ve gıda temizliği İçme sularının kaynatılması, klorlanması Çiğ sebze ve meyvelerin yıkanması

• Gıda işlerine taşıyıcıların sokulmaması

• Çiğ veya az pişmiş et, süt ve yumurtanın yenmemesi

• Karasinek, sivrisinek, yakarca, hamamböceği ve karasineklerle savaş ( ilaçlama, cibinlik kullanımı..)